Galataport Kruvaziyer Limanı projesi yakın zamanda açıldı. Uzun süren inşaat çalışmalarını ve öncesinde halka kapalı olan kıyı şeridini düşündüğümüzde kentlilerin uzun zamandır erişemediği bir kamusal alan. Uygulanan proje, iki söylem üzerinden meşrulaştırılmaya çalışıldı: Birincisi kıyı kullanımının uzun yıllar sonra açılması ikincisi de alanın barındırdığı birtakım kültür-sanat işlevleri. İkisi üzerinde de
Kimi zaman medyada ‘Avrupa enerji krizi’ diye anılsa da tüm dünyada etkisini göstermeye başlayan enerji krizinin Covid-19 salgını başlangıcından bu yana değerlendirilmesi, Türkiye’de pandemi öncesi ve şimdi el yakan faturalara, sırada bekleyen zamlara bir bakış, faydalı olabilir. Covid pandemisiyle birlikte herhalde tek olumlu gelişme enerji tüketiminin ve emisyon değerlerinin düşüşü
İstanbul Teknik Üniversitesi eski rektörlerinden Gülsün Sağlamer’in İTÜ Ayazağa Yerleşkesi’ne alınmadığı şeklinde haberler yer aldı basında, pek çok kez konuşuldu, paylaşıldı. Konuyla ilgili İTÜ Rektörlüğü ile Sağlamer’in Yönetim Kurulu ve mütevelli heyetinde bulunduğu İTÜ Geliştirme Vakfı konuyla ilgili açıklamalar yaptı. İTÜ’nün yeni kayyum Rektörü İsmail Koyuncu ile yaşanan krizin temel
Ülkelerin sınırlarının farklı gerekçelerle duvarlarla ya da setlerle kapatılmasının çok uzun bir geçmişi var. Eğer neolitik dönemlerde vahşi hayvan saldırılarından korunma amaçlı yapılan ilkel barikatları saymayacaksak, belki de en eskileri MÖ 7. yy. da yapılan Çin’in meşhur Çin Seddi, 5 ile 6. yy. sıralarında yapılan İran’ın Gurgan duvarı, Hindistan’ın MS
Sen aziz şehrim, Uykusuz yaşadığımı bilmelisin. Bütün işçilerin saçak altında uyuduğu bir saatte, Ben mızıka çalarak geçiyorum sokaktan. Sen aziz şehrim, Ellerim gözlerim kadar benimsin. Rüştü Onur Resmi olarak TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi ve Lokali bizim için “madenciler cemiyeti” tarihi binasına “çökülmek” isteniyor. Mülkiyeti Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK)
Uzun bir hikâye ve başkalarının hikayesi gibi benim de hikayem çok değerli. 2021 yılının şubat ayında inşaat mühendisi olarak mezun oldum. Mezun olmadan bir ay önce iş başvurularına başlamıştım. Şantiyede değil ofiste çalışmayı tercih edecektim ve buna göre bir yol çizmiştim. İlk iş deneyimi olarak bir alan tercihi yapmaksızın çalışacaktım
Beyaz yakalı artık yerini ve saflarını netleştirip sermayeden yana değil, Gezi Direnişi’nde olduğu gibi aklını zekasını başka türlü kullanmanın yolunu bulmalıdır. Sermayeden yana tavır alır bu gidişe dur demezse her gün daha aza daha çok çalışmaya, mobbinge, pandeminin sonucu ve teknolojinin getirdiği olanaklarla daha çok denetim ve baskıya razı olacak,
Yangınlarla, sellerle, taşkınlarla sıkça karşılaştığımız bir dönemi yaşıyoruz. Özellikle eğimi yüksek bir coğrafyaya sahip Karadeniz’de her yıl farklı yerleşim alanları taşkınlarla sular altında kalıyor, halkın yaşam güvenliği de yok ediliyor. Peki taşkınlar nasıl oluşuyor, neden kentler her yağışta sular altında kalıyor? Her taşkın sonrası “Bugüne kadar görmediğimiz kadar yağdı” açıklaması
IndustriALL 19 Haziran 2012’de Kopenhag’ta kurulmuş, 140 ülkeden aşağı yukarı 50 milyon işçinin desteklediği ve özellikle maden, enerji ve imalat sektörlerinde etkili olan sendikalar federasyonudur. Evden çalışmanın yaygınlaşması üzerine, sendikalar ve meslek odalarına örnek olabilecek, evden çalışmanın nasıl örgütlenmesi ve evden çalışan işçilerin haklarının nasıl korunması gerektiği üzerine tavsiyelerini yayınladılar.
Beyaz yakalıların emek örgütleri, Covid-19 pandemisiyle birlikte yaygın bir çalışma biçimi haline gelen evden çalışmayla ilgili bir kampanya başlattı. Beyaz yakalılar Uzaktan Çalışma Yönetmeliği’nin talepleri doğrultusunda düzenlenmesini istiyor. Banka ve Finans Emekçileri Dayanışma Ağı, Bilişim Emekçileri Dayanışma Ağı, Kaç Bize Gel, Öğretmen Dayanışması, Plaza Eylem Platformu, Politeknik, Toplumcu Mühendisler ve
Pandemi günlerini yaşıyoruz, farklı farklı koşullarda. Yapıların niteliği, sokakla kurduğu ilişkiler, balkonlar, bahçeler, yerleşim alanlarındaki boşluklar, yeşil akslar, parklar hiç olmadığı kadar konuşuldu bu dönemde. Parklar, kentte yerelin en önemli kamusal alanlarından biridir, odaktır. Kentlinin sosyal iletişiminin sağlandığı, özgürleştirici, demokratik mekanlardır, kapsayıcıdır, eşitlikçidir, herkese açıktır. Yerelde yaşayanı oraya ait hissettirir,
İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği 2013 yılında yayınlandı ve 1 Ekim 2017 tarihinde yayınlanan İş Ekipmanlarının Periyodik Kontrollerini Yapmaya Yetkili Kişilerin Kayıt ve Eğitimlerine İlişkin Tebliğ ile yürürlüğe girdi. 2017’de yayınlanan tebliğ kapsamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Haziran ayında ek ve düzenlemeler içeren yeni bir yönetmelik
Sakarya’nın Hendek İlçesi’nde bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası’nda 3 Temmuz 2020 günü bir patlama yaşanmış ve patlama sonucu 7 işçi yaşamını yitirmiş, 114 işçi de yaralanmıştı. Soma’da, Karadon’da, Torunlar’da, Çorlu’da yaşanan acılar bu kez Hendek Katliamı’nda yaşandı; adalet taleplerine bu kez ‘Hendek için Adalet’ talebi eklendi. Katliamla ilgili açılan
Yeni yıl geldi ve 1 Ocak’ta yeni zam tarifesi açıklandı. Meskenlerde tüketilen elektriğe %6,4 oranında zam yapıldığı açıklandı. Ekim 2020 zammından sonra Ocak 2021 zammı. Bir yıla bakacak olursak 1 Ocak 2020’den itibaren mesken elektriğine yapılan zam %12,13 oldu. Vergi ve fonlar dahil 1 kWh elektriğin fatura bedeli 1 Ocak 2020’de 73,199 krş/kWh iken, 1 Ocak 2021’de 82,08 krş/kWh oldu. Elektrik
Sisam Adası’nda 30 Ekim 2020 tarihinde oluşan ve İzmir’de yıkıma neden olan depremden sonra ‘’Fay Yasası’’ adı verilen yasa önerisi tekrar gündeme geldi. Fay Yasası özünde şunları öneriyor: Yüzey kırıkları tespit edilecek, sakınım bantları oluşturulacak (yapılaşma için faydan uzaklaşma ölçütü), bu kapsamdaki bölgeler imara kapatılacak, mevcut yerleşim var ise yıkılıp
Kötülüğü, çürümüşlüğü organize yaşayan bir dönemin insanlarıyız. Bir deprem daha yüzümüze vurdu bunu, yeniden ve yeniden. İzmir Depremi’nden dakikalar sonra başladı hamaset, hakikati yok etme çabası. Tıpkı her depremden sonra olduğu gibi… Yitirdiklerimizin, yıkılan yapıların, deprem güvenliği olmayan kentlerin müsebbipleri, ‘kahramanlığa’ soyundular. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Bayraklı ilçesinde
Halkın mühendisleri, mimarları, şehir plancıları, İzmir’de meydana gelen deprem sonrası kurulan çadır kentlerde barınmak zorunda kalan İzmirliler için koronavirüs (COVID-19) tehdidine karşı siperlik üretiyor. AKP iktidarının inşaat rantına ve patronların çıkarlarına göre şekillendirdiği kent politikalarıyla barınma güvenliğinin olmadığı koşullarda yaşamak zorunda bırakılıyoruz. Bu defa İzmir depremi ile sarsıldık. 30 Ekim’de
Ermenek Cenne Madencilik’te çalışan işçiler, 13 aydır ücretlerini ve haklarını alamadıkları için Bağımsız Maden-İş Sendikası’yla direnişe başladı. Direniş 14 Eylül tarihi itibari ile 15. gününe girdi. Madencilerin direnişine ocağın maden mühendisi Emel Tunçdemir de katıldı. Tunçdemir hakları için mesai arkadaşları ile birlikte mücadele ediyor. Direnişe bir mühendisin gözünden bakmak, seslerini
Ant Yapı, Galataport şantiyesinde adı işçilere ücretlerini ödememesiyle gündeme gelen, Bodrum’da 1. derece arkeolojik sit alanının da içinde yer aldığı Anthaven projesiyle kent suçu işleyen, bu yıl Türkiye’nin en büyük 10 müteahhitlik şirketi arasında beşinci sırada olan inşaat şirketi. Röportaj ise Ant Yapı’nın, cinsel tacize uğrayan bir kadın mimar çalışanına
Bir süredir belleğin üzerine beton dökülerek hafızanın mekan üzerinde nasıl silinmeye çalışıldığını konuşuyorken kötü bir şaka gibi Pınar Gültekin cinayetini öğrendik. Üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’i eski sevgilisi öldürdü, beton dökerek yok etmek istedi. Sanki ülke büyük bir matruşka ve her an içinden bir diğerinin bir benzerini çıkarmaya hazır bekliyor. Cinayetin