Toplumcu, halkçı, ilerici, yurtsever bir jeofizik mühendisi ve deprem bilimci hocamız Oğuz Gündoğdu’yu kaybetmenin acısını yaşıyorum. İçimdeki acı çok büyük! Hocamız hep halkın haklarını savundu ve sermayenin çıkarlarını reddetti! Halkın deprem güvenli barınma hakkını savundu ve yönetenleri her zaman uyardı. Bana, “Savaş sen de benim gibisin ve halkın ve toplum
Koronavirüs (Covid-19), Çin’in Wuhan bölgesinde ortaya çıktı, sonra hızla yaygınlaşarak milyonlarca insanı etkiledi. Covid-19’un küreselleşmesine bağlı olarak Dünya Sağlık Örgütü (WHO) pandemi ilan etmek zorunda kaldı. Dünya ülkeleri pandemi sonucu, ekonomik, sosyal ve kültürel durumuna, vaka sayısına bağlı olarak farklı önlemler aldı, hayata geçirdi. Bilim insanları Covid-19’u önlemek için aşı
Şu iki sloganla başlayalım: “KYK ODTÜ’YE YURT YAPAMAZ” “VERŞAN KÖK ODTÜ’YE REKTÖR OLAMAZ” ODTÜ’nün atanmış rektörü Verşan Kök, yerleşkeye Kredi Yurtlar Kurumu tarafından bir yurt inşa edilmesi için düğmeye bastı. ODTÜ Rektörlüğü ile KYK arasında imzalanan protokole göre 40 bin metrekare arazi KYK’ya 49 yıllığına tahsis edilecek. Söz konusu yurt
‘Serbest piyasa ekonomisine dışa bağımlı biçimde eklemlenmiş bir memlekette, bilim ve tekniğin ayağa düşürüldüğü bir dönemde yerli teknolojinin gelişeceğine gerçekten inanan varsa; bilimin ve mühendisliğin sağdan soldan topladıklarını birleştirmek olmadığını, hele hele kopyala-yapıştır işi hiç olmadığını hatırlaması gerekiyor.’ Memlekette ne zaman dış politika kaynaklı bir siyasi kriz yaşansa ya da ekonomik
Üretim ilişkileri ve biçimleri yeniden mi tarifleniyor, emek ve iş gücü açısından yeni bir sanayi devriminin mi içerisindeyiz yoksa kapitalist sistem kendini yeniden ve yeniden üretmenin yollarını mı arıyor? Günümüz dünyasında küresel kapitalist üretim ve tüketim biçimleri üzerine Endüstri 4.0 adı verilen bir tartışma konusu türedi. Henüz toplumsal çapta gelişkin
Hemen her gün basında, televizyonlarda, sosyal medyada “insan faaliyetleri sonucu dünyamızın ısındığına” ve yakın zamanda büyük iklim felaketleriyle karşılaşacağımıza hatta belki de bütün insanlığın yok olacağına ilişkin haberlere denk geliyoruz. Bu haberler belki doğrudur belki de değildir. Bu yazının amacı ne küresel ısınmayı doğrulamak ne de ona karşı çıkmak. Amacımız
Türkiye’de bilimsel ve teknolojik gelişmeleri teşvik etmek, özendirmek, düzenlemek ve koordine etmek gibi somut hedefler taşıyan, bilim ve teknoloji stratejilerini/planlamalarını belirleme konusunda yetkili en üst karar organı TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu), bugünlerde içinde bilim dışında her şeyi barındıran, akıllara zarar gerici projelerle gündeme geliyor. TÜBİTAK’taki değişim, süreli