DİSK Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2014 Aralık İşgücü Anketi’ni değerlendirdi. İşsizliğin aralık dönemlerinde zirve yaptığını ve yeni bir rekor kırdığını söyleyen DİSK-AR, geniş tanımlı işsizliğin yüzde 18 olduğuna dikkat çekti, yeni işsizlerin yüzde 45’inin geçici çalıştığını, işsiz gençlerde geniş tanımlı işsizliğin yüzde 30’a ulaştığını söyledi.
Fatih Ormanı Tabiat Parkı Projesi kapsamında, Bilgili ve Doğuş Holdinglerin ortak olduğu Ege Turizm ve Gayrimenkul Yatırımları A.Ş tarafından tabiat Park’ı kisvesi Altında hazırlanan ve yapılacakları anlatan bir tanıtım kitapçığı yaklaşık 10 ay önce tesadüfen ortaya çıktı. Ortaya çıkan bu belgelerde belirtilenlere gore Fatih Ormanı yapılaşma tehdidi ile karşı karşıya
“Üç katlı büyük İstanbul tüneli” adı verilen proje, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan tarafından “İstanbul’da ulaşımın omurgası kurulacak, 100 yıl sonrasında da toplu ulaşım bu omurga etrafında şekillenecektir” ifadeleri ile tanıtıldı. Söz konusu proje ile TEM Hasdal Kavşağı ile Ümraniye Çamlık Kavşağı arasından karayolu; İncirli-Söğütlüçeşme
Emeğin ve emekçinin şehri Bursa’da işverenler tarafından emek sömürüsü ve sendika düşmanlığı devam ediyor. Bu sefer de 405 çalışanı bulunan Kafkas Pasta Şekerleme AŞ’de 387 işçi sendikaya, Tek Gıda-İş’e üye oldu. Firma da sendikalaşma sürecinde rol oynayan işçileri işten çıkardı. Bu işçiler arasında 2 meslektaşımız yer alıyor. İşten atılan arkadaşlarına
Bugün, 3 Mart 1992 tarihinde Zonguldak Kozlu’da yaşanan ve 263 madencinin yaşamını yitirdiği facianın yıldönümü. 2013 yılında “İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” olarak ilan ettiğimiz 3 Mart’ta ülkemizin kanayan yarası haline gelen iş cinayetlerine her yıl bir kez daha dikkat çekmeye çalışıyoruz. Öncelikle iş cinayetlerinde, işçi katliamlarında kaybettiğimiz canlarımızın anısı önünde
21.11.2013 tarihinde yayımlanarak 01.01.2014 tarihinde yürürlüğe giren Çevre Görevlisi, Çevre Yönetim Birimi ve Çevre Danışmanlık Firmaları Hakkında Yönetmelik uyarınca, Çevre Mühendisleri Çevre Görevi yapabilmek için Çevre Görevlisi Eğitimi almak zorunda. Peki ama Çevre Görevlisi Kimdir? Çevre Mühendisi Kimdir? Çevre Görevlisi Kimdir? Çevre görevlisi, “faaliyetleri sonucu çevre kirliliğine neden olan ve/veya neden
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği`ni (TMMOB) ve bağlı odalarını vesayet altına alma ve etkisizleştirme girişimleri AKP bürokrasisini de sardı. Balık baştan kokar misali, iktidarın yasama, yürütme, yargı hatta bağımsız veya özerk tüm otoritelerin yetkilerini kendisinde toplama girişimi; AKP bürokrasisinde memurların bile kendilerini yargıç sanmalarına yol açıyor. 12 Eylül baskıcı
Bilimi ve tekniği esas alan, kentlerin kimliğini özümseyerek, meslek alanlarına yönelik her türlü yardımlaşma ve dayanışma duygusuyla hareket eden, halkın/halkların sorunlarının meslek/meslektaş sorunlarından ayrılmayacağı ve kamusal sorumluluk gerçeğiyle hareket eden TMMOB Diyarbakır İKK bileşenlerinin oluşturduğu 12 kişilik heyet, Suruç Kaymakamlığının özel izniyle 11 Şubat 2015 tarihinde Kobani`yi ziyaret etmiştir. Heyet,
Kamuoyunda İç Güvenlik Yasası olarak bilinen “Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nın görüşmelerine emekçilerin, demokrasi güçlerinin ve kamuoyunun yoğun tepkisine rağmen Meclis Genel Kurulunda başlanmıştır. Görüşmelerin daha ilk saatlerinde AKP milletvekillerinin muhalefet milletvekillerine çekiçli, bardaklı, tekme, tokatlı saldırısı yasa
Bu ülkede her gün kadınlar öldürülüyor, tecavüze uğruyor, şiddet görüyor, taciz ediliyor! Özgecan Aslan, 20 yaşında, okuyan, yaşayan, sokağa çıkan, toplu taşıma araçlarıyla ulaşım hakkını kullanan genç bir kadın, okulundan evine gitmek için bindiği minibüste katledildi. Olayın duyulmasının ardından sosyal medyada ve ataerkiye yandaş basın yayın organlarında, Özgecan`ın ölümüyle ilgili
Ankapark, Kaçaksaray gibi AKP’nin Ankara için tahayyül ettiği çılgınlıklardan biri olan “Ankara Boğazı Projesi” üzerine, bir kez daha meslek alanımızın AKP iktidarının çılgın fikirlerini gerçekleştirmek için araçsallaştırarak, kamusal alanlarımızın, doğal ve tarihi alanlarımızın sermaye birikim sürecinde bir kolaylaştırıcı olarak kullanılmasına karşın mücadelemizi sürdüreceğimizi haykırıyoruz. Ekonomik olarak belirli kesimleri zengin etmenin
İnsanların yaşamlarını sağlıklı olarak sürdürebilmesi için gerekli olan gıdayı kolayca elde etmesi ve bu gıdanın güvenilir olması gerekir. Bunu sağlamak devletin asli görevlerindedir. Türkiye doğru politikalar uygulaması halinde; içinde bulunduğu coğrafyanın olumlu etkisi, jeopolitik konumu, topraklarının verimliliği ve sahip olduğu genç nüfus gibi avantajlarıyla ihtiyacı olan gıdayı güvenilir ve yeterli
30 Ocak günü Resmi Gazete’de yayımlanan, Bakanlar Kurulu kararı ile metal grevinin yasaklandığı Türkiye’de demokrasinin olmadığı bir kez daha ilan edilmiştir. DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası üyesi metal işçilerinin grev oylama sandıklarında, grev meydanlarında ortaya çıkan iradesine karşı Bakanlar Kurulu’nun aldığı yasaklama kararının adı darbedir. Daha grevin ilk günü, hükümetin çokça başvurduğu
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu`nda görüşülmeye başlanan, bir grup AKP milletvekili tarafından 23 Ocak tarihinde verilen 2/2616 numaralı yeni bir Torba Yasa Teklifi ile “kayıp ve kaçak oranı yüksek bölgeler için Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu`nun (EPDK) diğer bölgelerden farklı düzenlemeler yapması” gibi ucu açık, keyfi bir düzenleme getirilmek istenmektedir. Böylesi
Tüm ülkenin yeniden dönüştürülmesi, halka ait tüm alanların sermayeye açılması, kentsel ve doğal değerlerin talan edilmesi politikalarında artık son aşamaya gelindi. Siyasal İktidar, hazırladığı torba yasalarla kamusal alanlara el koyma ve rant süreçlerinin önündeki son engelleri de kaldırma hazırlığında. Bildiğiniz gibi içinde Örgütümüz Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yasası’ndaki
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin`in Türkiye`ye geldiği 1 Aralık 2014 tarihinde alel acele onaylanan Akkuyu Nükleer Santral Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu ile ülkemiz ve dünyamızın geleceğini “jest” malzemesi olarak sunan anlayışın altından “sahtekarlık” da çıktı. Bugün ülkemiz “sahte deliller, sahte davalar, sahte darbelerle” sarsılırken, TMMOB tarafından yaptırılan bilirkişi ön
TCDD işletmesinin hızlı tren proje güzergah seçimlerinde jeolojik-jeoteknik etütlerin istenilen nitelikte ve zamanında yapmadığı, bu etütlerin yapılmaması nedeniyle güzergah değişiklikleri, zemin iyileştirilmeleri gibi nedenlerle keşif artışlarına gidildiği, bazı projelerin yaklaşık maliyet bedelleri kadar ödemelerin yapılmış olmasına rağmen tamamlanamadığı gibi bir çok hususun Sayıştay`ın 2013 yılı raporuna yansıdığı görülmektedir. Odamız, 17
AKP İktidarının tüm ülkeyi yeniden dönüştürme, halka ait tüm alanları sermayeye açma, kentsel ve doğal değerleri talan etme politikalarında artık son aşamaya gelindi. Siyasal İktidar, hazırladığı torba yasalarla kamusal alanlara el koyma ve rant süreçlerinin önündeki son engelleri de kaldırma hazırlığında. AKP İktidarının gündeme getirdiği son iki torba yasa imar,
Anayasa Mahkemesi, 6552 sayılı torba yasada düzenlenen özelleştirmelerle ilgili mahkeme kararlarının uygulanmaması yönündeki yasa maddesini iptal eden kararının gerekçelerini Resmi Gazete’de yayımladı. Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçeleri, söz konusu yasal düzenlemelerin Anayasa’ya aykırılığı yanında ülkemizde özelleştirmelerle ilgili yaşanan hukuksuzlukların bir özetidir. Anayasa Mahkemesi, siyasal iktidarın hukuk tanımaz uygulamalarının bir hukuk devletinde
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu`nun, kayıp ve kaçak bedellerinin haksız olduğu ve yurttaşlara geri ödenmesine yönelik kararına karşı AKP Hükümeti, kayıp ve kaçak bedellerinin dürüst kullanıcılardan tahsil edilmesi için harekete geçti. Maliyet unsuru olarak kayıp ve kaçak bedellerinin faturalara yansıtılmasını yasa ile düzenlemeye çalışan iktidar, uygulamaya karşı yurttaşların dava açmaları, tüketici