Çernobil nükleer santral felaketinin üzerinden 32 yıl geçmiş olmasına rağmen sonuçları halen geniş bir alanda insan ve çevre açısından tehlike yaratmaya devam ediyor. Çernobil ve Fukuşima gibi iki büyük nükleer felaketin ardından gelişmiş ülkeler nükleer enerjiden kaçınırken AKP iktidarı, OHAL koşullarının kendisine sağladığı sınırsız, sorumsuz ve kontrolsüz güçle tam gaz
Göz alıcı, janjanlı, ticari ve siyasi amaçlı reklam filmlerinin adını “kamu spotu” koyup, sonra o filmlerde ‘uluslararası saygınlığı’ olan bilim insanlarına rol verince ticari amaç, kamusal bir kutsiyet kazanmaz. Olsa olsa bilim insanlarının, ticari ve siyasi hedefler uğruna ‘saygınlıkları’nın zedelenmesi sonucunu doğurur. Türkiye Cumhurbaşkanı ve Rusya Devlet Başkanı’nın 3 Nisan’da
Sinop’ta yapılması planlanan nükleer santral için ÇED toplantısına Sinoplular alınmadı. Sinoplular nükleer santralin yapılmaması için “Toplantıya halk alınmamıştır” diyerek valiliğe yürüdü ve “ÇED toplantısı meşru değildir” denilerek basın açıklaması gerçekleştirildi Sinop’ta yapılması planlanan nükleer santral için dün (6 Şubat) Sinop Üniversitesi Uygulama Oteli’nde yapılan ÇED toplantısına halk alınmadı. Sinoplular, “Sinopluların