Çevre mühendisleri, Hopa’da meydana gelen ve 8 kişinin yaşamını yitirdiği sel faciasıyla ilgili raporunu açıkladı. İnceleme raporu; yaşananların doğal afet olmadığını, ranta daya kent ve doğa politikalarının felakete neden olduğunu belirtiyor.
Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul Şubesi, Hopa’da 22 Ağutos’da başlayan ve 3 gün devam eden yağışlar sonrası meydana gelen sel faciası ile ilgili bölgede yaptığı incelemelerin raporunu yayımladı. Hopa ve köylerinde 8 kişinin yaşamını yitirdiği felaketin “doğal afet” veya“fıtrat” değerlendirilemeyeceğini belirten çevre mühendisleri ranta dayalı kent ve doğa politikalarının, dere yataklarına gerçekleştirilen yerleşim alanlarının, yok edilen doğal yaşam alanlarının yağışla birlikte felakete dönüştüğünü açıkladı.
Afete davetiye çıkarılıyor
Bölgde birçok yerleşim alanında altyapı yetersizlikleri tespit ettiklerini belirten çevre mühendisleri, açılan foseptik çukurlarıyla toprağın sürekli suya doygun olduğunu belirtti. Raporda ayrıca doğal yaşam alanlarındaki asfaltlama nedeniyle suyun toprakla ve deniz kenarlarında denizle buluşması engellenmekte olduğu için bölgenin yapay afet bölgesi haline getirildiğini vurgulandı.
Çözüm önerileri
Çevre mühendisleri raporunun son bölümünde yeni felaketlerin önüne geçilmesi için alınması gereken önlemler sıralandı;
- Karadeniz’deki ekosistemi tehdit edecek bütün projelerden vazgeçilmelidir.
- Taşkın ve heyelan riskinin yüksek olduğu alanlardaki yerleşim birimleri ya da konutların kesinlikle tahliye edilmesi gerekmektedir.
- Dere yatakları ve kıyılarda imara izin verilmemelidir.
- Yeni yapılaşma yörenin coğrafi özelliklerini dikkate alan kapsamlı bir plan çerçevesinde ve kurallara uygun yapılmalı ve Karadeniz doğasına “rağmen‟ yapılması planlanan bütün yol projeleri iptal edilmelidir.
- Bölgenin afet risk analizi oluşturulmalı, gerekli bölgelere taşkın uyarı sistemleri kurulmalıdır. Karadeniz ekolojisini bozacak, bitki örtüsü tahribatı yaratacak, su dengesiyle oynayacak baraj ve santral yapımları durdurulmalıdır.
- Karadeniz’e uygulanacak olan mühendislik projeleri “fıtrat” çerçevesinde değil, bilim çerçevesinde ele alınmalıdır. % 50 eğim üzerindeki orman alanlarının doğal haliyle korunması ve asla çay tarımına açılmaması gerekmektedir. %50’nin altında eğime sahip arazilerde ise tekniğine uygun teraslama yapılmalıdır.
Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Hopa Raporu için tıklayınız
politeknik.org.tr