İklim değişikliği tüm dünya canlılarının en önemli sorunu olarak önümüzde duruyor. 2012 yılı sonrasında iklim değişikliği konusunda devletlerin ve şirketlerin alacağı tavırla ilgili BM İklim Değişikliği zirveleri hızlı bir biçimde karar üretmeye çalışıyor. BM İklim Değişikliği 16. Konferansı (16. COP) görüşmesi de bu bağlamda Meksika Cancun’da gerçekleştirilecek. Bu zirveye Türkiye Hükümeti de katılacak. Kyoto Protokolü’nün imzalanması sonrasında Türkiye’nin kömüre dayalı enerji sistemlerinden, bu bağlamda da termik santrallerden vazgeçmesi beklenirken, Türkiye önümüzdeki yıllarda 100’den fazla termik santral yapılması için kolları sıvadı. Ancak, Türkiye’de bizler enerjinin ekolojik, demokratik planlanması yoluyla enerji sorunun aşılabileceğini düşünüyoruz.
İklim değişikliğine yol açan plansız enerji sistemi yerine, toplum ve doğa ile uyumlu bir yaşam için yıllardır termik santraller başta olmak üzere kirli enerji sistemlerine karşı mücadele ediyoruz. Bu nedenle de iklim değişikliği konusunda aktif bir tutum içinde olmamız gereken bir dönemden geçiyoruz. Türkiye’nin ve Dünyanın geleceğini yakından ilgilendiren bu dönemeçte Türkiye’de bizler, ekolojik geleceğimizi ön plana alarak Türkiye’nin enerji konusundaki politikalarını belirlemek ve uluslararası buluşmalara taşımak için bir araya geliyoruz.
Bu nedenle Gerze’de ekolojik bir yaşamdan yana tavır koyan tüm demokratik kitle örgütleri ile bir araya geliyoruz.
Canlılığı yok eden, suyu, toprağı, havayı yok eden enerjiye karşı birleşiyoruz. Önümüze şu soruları koyuyoruz, kimin için, nasıl ve ne kadar bir enerji? Sürekli bir enerji açığı baskısı altında bu enerji açığının kimin enerji açığı olduğunu soruyoruz? Bu enerji açığı, binlerce kuşun, toprağın ve milyonlarca yoksulun mu? Yoksa büyük sanayi ve enerji tekellerinin açığı mı? Havayı kirleterek büyümenin bedellerini görmek zorundayız. Bu bedellerin doğaya ve emeğimize ödetilmesine karşı bir araya geliyoruz.
22 Nisan 2010 tarihinde Bolivya’da bir araya gelen dünya halkları, iklim değişikliği konusunun devletlerin ve şirketlerin müzakere süreçlerine bırakılamayacak kadar önemli bir noktaya geldiğinin altını çizdi. Bizlerde bu noktadan hareketle, uluslararası bir hukuk sisteminin yaratılması için yukarda sorduğumuz sorulara yanıt arayacağız ve enerji, tarım, sanayi, kentleşme geleceğimizi tartışacağız.
Termik santrallerin dünya iklimine verdiği zararı görerek, tüm dünyada bu sürecin bileşeni olacak kişi ve kurumlarla gücümüzü birleştirmek için yola çıkıyoruz. 29 Kasım-10 Aralık 2010 tarihleri arasında Cancun’da düzenlenecek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) 16. Taraflar Konferansı (COP16) için devletler bir araya geliyor. Kopenhag’da gerçekleşen COP 15 buluşmasında hükümetlerin mevcut iklim kaosunun kökleşmiş sebepleri ile başa çıkacak kapasitelerinin olmadığını gösterdi. İklim değişikliğinin sorumlusu hükümetlere ve şirketlere mahkûm olmadığımızı göstermek için birlikte eylem ve mücadele örgütlemeliyiz. Tam da bu nedenle Gerze buluşması toplantılardan çıkacak sonuçları da Cancun ve sonrasındaki uluslararası zirveler de dünya halkları ile birlikte örgütlemeyi düşünüyoruz. Biliyoruz ki iklim adaleti sorunu sadece bizim sorunumuz değildir. Milyarlarca insanın kaderini etkileyen bir sorundur. Kirli ve atık üretme üzerinden biçimlenen bu enerji sistemleri dışında Türkiye’nin enerjisini ekolojik bir biçimde planlayarak yeni bir gelecek kurgulamasının adımlarını atmak istiyoruz.
HES, Termik, RES, Nükleer santral projelerine indirgenmiş bir biçimde enerjinin plansız ve şirketler denetiminde kullanımını aşacak bir eksene ihtiyacımız var. Üretim ve tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmeliyiz. Aşırı tüketim ve doğayı yok eden üretim biçimlerine, bu bağlamda da termik santrallere bu nedenle karşıyız. Toprağı, denizi, suyu, ekmeğimizi soluksuz bırakan bir üretim sistemini kabul etmiyoruz.
Gerze başta olmak üzere Türkiye’nin pek çok bölgesinde Amasra’da, Yalova’da, Zonguldak’ta, Çanakkale’de, Bursa’da, Balıkesir’de, Afşin’de, Silopi’de, Erzin’de, Sugözün’de milyonlarca insanın benzer bir kaderi paylaştığını biliyoruz. Bizler, insanlığın ve doğanın geleceğini düşünerek, tabandan gelen bir demokrasi anlayışı içinde, enerjinin demokratik planlaması yoluyla, tüketim ve üretim alışkanlıklarımızı değiştirerek Türkiye’nin yaşanılabilir bir yer haline gelmesini sağlayabiliriz. Bu süreç içinde bulunan tüm kurum, kuruluş ve kişilerle birlikte yaratacağımız ortak talepler manzumesi ve Cancun’a göndereceğimiz sonuç için 27-28 Kasım tarihlerinde tüm duyarlı toplum kesimlerini Gerze’de buluşmaya davet ediyoruz.
28 Kasım tarihinde de suları, toprağı, havayı metalaştıran, doğal sitleri yok edecek olan, Türkiye’nin kültür ve doğa varlıklarını piyasalaştıran, biyolojik çeşitliliği şirketlerin denetimine bırakan Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanununa karşı kitlesel bir basın açıklaması ve yürüyüş gerçekleştirilecektir.
İKLİM ADALETİ KOORDİNASYONU
Adına
Çağrıcılar: Yeşil Gerze Çevre Platformu, Bartın Platformu, Yalova Çevre Platformu, Erzin Çevre Platformu
Destekleyenler: Ekoloji Kolektifi, Çanakkale Biga Çevre Platformu, TMMOB Ankara İKK, Çevre Mühendisleri Odası, Ziraat Mühendisleri Odası, Ekolojik Yaşam Derneği, Doğader-Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği, Saklıkent Koruma Platformu, Bolkarları Koruma Platformu, Hasangazi Köy Meclisi Derneği, Porsuk Köy Meclisi Derneği, Maden Köyü Çevre Platformu, Gerze Belediyesi, Tüketici Dernekleri Federasyonu, Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu, GDO’ya Hayır Platformu, Kimya Mühendisleri Odası, Amasra Beledeyesi, Bartın Belediyesi, Zonguldak/Musul Çevre Platformu, Erzin Gönüllüleri Derneği, Çetko,Karadeniz İsyandadır,Munzur Kurulu,Sinop Çevre Dostları Derneği,Ayancık Çevre Platformu…
İklim Adaleti İçin Buluşma
27 Kasım 2010
10.00-13.00 Panel
İklim Mücadelesi ve Termik Santraller
Oturum Başkanı: Şengül Şahin- Yeşil Gerze Çevre Platformu
Dünyada İklim Adaleti Hareketi ve Ekolojik Enerji için Toplumsal Örgütlenme- Fevzi Özlüer, Ekoloji Kolektifi Üyesi
Dünyada ve Türkiye’de Enerji Politikaları- Kamil Kartal, Enerji-Sen Genel Başkanı
İklim Adaleti, Tarımsal Sistemler ve Termik Santraller, Ahmet Atalık, Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı
İklim Krizi Kimi Etkiliyor, Tüketim Alışkanlıklarımız ve Enerji, Ali Çetin, Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı
Enerji Politikalarına Karşı Gelişen Toplumsal Muhalefet- Samut Karabulut, Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı
Enerji, kimin için? Caner Gökbayrak, DOĞADER – Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği Genel Sekreteri
13.00 – 13.30 Soru – Yanıt
13.30 – 14.30 Yemek Arası
14.30- 18.30 Atölyeler
1) Ekoloji Mücadelesi Medyada Nasıl Etkin Olmalı
Atölye Yürütücüsü: Arca Atay
2) Hukuk Mücadelesini Nasıl Yürütmeliyiz, Temel Kavramlar
Planlama, Çevresel Etki Değerlendirme, Doğal ve Kültürel Varlıklar
Atölye Yürütücüsü: Emre Baturay Altınok
3) Ekoloji, İklim Adaleti ve Termik Santraller
Atölye Yürütücüsü: Stefo Benlisoy
Atölyelere katılım 30’a kişi ile sınırlı olduğu için kayıt yaptırmak gereklidir. Atölyeler eş zamanlı yapılacaktır, bu nedenle bir atölyeye kayıt yaptırılması gerekir.
28 Kasım 2010
10.00 – 13.00 Forum
Ekoloji Mücadelesinin Örgütlenmesi: Birlikte, Nasıl, Ne İçin?
Forum Yürütücüsü: Abdullah Aysu, Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu Başkanı
Tartışmacılar:
Yeşil Gerze Çevre Platformu,
Bartın Platformu,
Yalova Çevre Platformu,
Erzin Çevre Platformu
Gemlik Termik Santrallere Hayır Platformu
Bursa’da Termik Santrallere Karşı Mücadele
Çanakkale’de Termik Santrallere Karşı Mücadele
Zonguldak’ta Termik Santrallere Karşı Mücadele
13.00 – 14.00 Yemek Arası
14.00 Sonuç Bildirgesi
15.00 Kitlesel Basın Açıklaması ve Yürüyüş
İklim Adaleti İçin Tabiatı Koruma ve Biyolojik Çeşitlilik Kanunu Geri Çekilsin!