Harita İş Kolunda İş Kazalarının Analizi ve Değerlendirilmesi – Müge Özgüven
Spread the love

Türkiye’de yakın çalıştığı tüm sektörlerde olduğu gibi harita iş kolunda da çok sayıda iş kazası meydana gelmesine karşın Harita Mühendisliği alanında iş kazaları ve iş güvenliği üzerine yapılmış kapsamlı bir çalışma bulunmamaktadır. İş kazaları konusunun bir nebze de olsa harita iş kolunun gündemine gelişi ise oldukça dramatik bir kazadır. Daha önce HKMO da İstanbul Şube Müdürlüğü yapmış mühendis Gülseren Yurttaş 2007 yılında İstanbul tüp geçişi şantiyesinde iş makinesinin düşürdüğü devasa bir boru parçasının altında kalarak hayatını kaybetmiştir. Gülseren Yurttaş adına hukuk mücadeleleri verilmiş ve anısı yaşatılmış olmakla birlikte ne o tarihten önce ne de sonra meslektaşların maruz kaldığı iş kazalarına ilişkin bir araştırma yapılmamıştır. Tüm bu eksikliklerden yola çıkılarak Kocaeli Üniversitesi Harita Mühendisliği Bölümünde bu konuyu kapsayan bitirme tezi çalışması yapılmaktadır. Çalışma ekibi, İMO tarafından düzenlenen 3. İş Güvenliği Ve İşçi Sağlığı Sempozyumu’na araştırmaları kapsayan bir bildiriyle katılmıştır.

Öncelikli olarak harita iş kolu çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren mühendis, tekniker/teknisyen ve topograf olarak ta tanımlanabilecek işçilerden oluşan bir işgücünü tanımlamaktadır. Harita iş kolunu oluşturan işgücünün birincil çalışma alanı İnşaat sektörü olup, bunun dışında Maden, Bilişim ve Sanayi sektörleri de istihdam alanları içersinde yer almaktadır.

Harita iş kolu yapısı ve faaliyet sürdürdüğü sektörler göz önüne alındığında, az sayıda meslek insanının oluşturduğu çalışma gruplarından ve dağınık bir iş gücü örgütlenmesinden söz edilebilir. İş kolunun en önemli örgütlenmesi olan ve sadece mühendisleri örgütleyen HKMO bir yana bırakılırsa, iş gücünün büyük bölümünün örgütsüz ve bağlaşıksız olarak faaliyet yürüttüğü rahatlıkla söylenebilir. Harita iş kolu; işgücünün büyük bölümünün iş güvenliği ile ilgili yasaların kapsamı dışında kalan, iş kazaları ve iş güvenliği ile ilgili hemen hemen hiçbir çalışmanın yapılmadığı, kendi iş kazaları hakkında veriye sahip olmayan bir iş kolu olarak algılanmalıdır.

Sektörün dağınık çalışma biçimleri, ara eleman düzeyinde kayıt dışı çalışmanın çok yoğun olması, sadece mühendis kazalarına ait az sayıda vakanın bildirilmiş olması, sektörel bilinç ve belleğin yerleşmemiş olması gibi alt alta yazıldığında sıfır düzeyinde veri anlamına gelen nedenler sonucu en önemli sorun kaza bilgilerine erişim olarak tanımlanmıştır.
Araştırma yöntemi olarak öncelikle anket yöntemine başvurulmuştur. HKMO aracılığıyla odaya kayıtlı tüm mühendislere anket örneği gönderilerek başlarından geçen kazaların sıralanması ve örnekler verilmesi istenmiştir.

Sonuçlara göre katılımcıların yüzde 75’i gibi çok yüksek bir bölümü düşme, yuvarlanma, kayma gibi arazi koşullarından kaynaklanan kazaları ilk sıraya koymaktadır. Taşıt çarpması ve hayvan saldırısı seçenekleri de katılımcıların yarıya yakınınca ilk üç risk arasında değerlendirilmiştir. Ölümlü kazaların en çok gerçekleştiği tür taşıt kazalarıdır. Onu, iş makinesi kazaları, elektrik çarpmaları ve düşme-yuvarlanma son olarak da ocak-tünel kazaları izlemektedir.

Veri toplamaya devam edilen bu çalışmada şimdiye kadar analiz edilen sonuçları ise şu şekilde sıralayabiliriz;

İş kazalarının yüzde seksenlik bölümünün gerçekleştiği küçük ve orta ölçekli işletmelerde ağırlıkla çalışan harita emekçileri, iş güvenliği ve iş kazası risklerine dair yeterli bilgiye ve donanıma kesinlikle sahip değildir. Bu konuda gerek mühendislik gerekse ara eleman eğitimi sırasında iş güvenliği derslerinin zorunlu olarak ders programlarına yerleştirilmesi, başta meslek odaları olmak üzere örgütlülüğü temsil eden organların üyelerine düzenli hizmet içi eğitim desteği sağlamaları en akla uygun önermelerdir.

Harita iş kolundaki iş kazalarının oldukça dramatik bir yönü de kaza sonrasında oluşan hayat güçlükleridir. Özellikle işçiler düzeyinde yoğun bir güvencesiz kayıt dışı çalışma söz konusudur. Güvencesizlik, diğer tüm  iş kollarında olduğu gibi temel sorunlardandır.

Bu çalışmada iş kolu düzeyinde iş kazalarını sınıflandırmak, istatistiklerini oluşturmak, alınabilecek önlemlere dikkat çekmek ve bunlarında ötesinde iş güvenliği bilincini meslek insanlarına taşımak amaçlanmıştır. Ancak, çalışmanın anlamlı bir başka amacının da bellek oluşturmak, unutmamak ve unutturmamak olduğu belirtilmelidir. İş kazalarında hayatını kaybeden ya da yaralanan çalışma arkadaşlarımızın bir nebze de olsa hatırlanması ve hatırlatılmasını mesleki ve insani bir görev olarak algılamaktayız.
                                

Kaynakça
1. Harita İş Kolunda İş Kazalarının Analizi ve Değerlendirilmesi,M. S. Çepni, B. Aslan, M. Özgüven Kocaeli Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Harita Mühendisliği Bölümü
2. TMMOB HKMO 01.7.2011 itibari ile  HKMOBİS Kayıtları

Müge Özgüven – Harita ve Kadastro Mühendisliği 4. Sınıf Öğrencisi
Politeknik-Genç / Kocaeli


Spread the love