DDK Raporu ile Planlananlar ve TMMOB Seçim Süreci
Spread the love

Cumhurbaşkanlığı DDK raporu ile birlikte siyasal iktidarın meslek örgütlerine yönelik niyetleri resmi bir nitelik kazanmıştı.

Bu rapordan daha önce Muhasabeci/Mali Müşavir Odalarına yönelik tam da seçimlerinden bir kaç hafta önce yapılan bir operasyonla Yönetim Kurullarının belirlenmesinde nispi temsil yöntemi getirilmişti.
DDK raporu sonrasında geçen süreçte hükümetin bu konuda atmayı planladığı adımlar için fikir oluşturabilecek bir kaç ayrıntıya dikkat çekelim:

– DDK raporu ile Meslek örgütlerine gizli oldukları için verilmeyen bilgiler basında yer almaya başladı. 24 Mart 2010 tarihinde Zaman gazetesinde DDK raporu kaynak gösterilerek Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) ve Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu’nun (TŞOF) mali durumları haber olarak yer aldı.

Haberde bu kurumların elde ettiği büyük gelirler, bu gelirleri kamuya aktarmamak için çevirdikleri dolaplar (!) ve Cumhurbaşkanı ile aynı maaşı alan (!) başkanlarından dem vuruldu. Aynı zamanda kimi odalarda üyelerinin sadece yüzde 3’ünün katıldığı seçimler yapıldığı belirtilerek mevcut yönetimlerin meşruiyetleri sorgulandı.

Anlaşılan hükümet yandaş medyayı kullanarak en kolay lokmadan, esnaf odalarından başlayarak yasal düzenlemenin zeminini oluşturmaya çalışıyor.

– Bir diğer ayrıntı ise Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın 7 Mart günü MÜSİAD Samsun Şubesi’nde yaptığı konuşmada saklı. Akdağ yaptıkları icraatlara (!) Sağlık meslek odalarının engel olmalarından epey dertleniyor. Daha sonra ise lafı esas niyetine getiriyor: “…gidin bu Birliklere laf anlatın yani. Bu gitmez bir yere. Bakın iki maddelik kanundur arkadaşlar, üç maddelik kanundur. Bir kanun yaparız deriz ki Eczacılar Birliği, Tabipler Birliği, Diş Hekimleri Birliği’nin birlik kanunları iptal edilmiştir. ”  
Bütün bunlara başta İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları olmak üzere Erdoğan’ın da sistematik olarak meslek örgütlerini hatta kimi zaman isim vererek Odaları hedef göstermesi eklendiğinde AKP’nin meslek örgütlerine dair operasyonunun sadece bir zamanlama sorunu olduğunu söylemek abartı olmayacaktır.
TMMOB seçimlerinden yansıyan: Gericilik merkezlere doğru ilerliyor
TMMOB’ye bağlı Odalarda seçim süreçleri büyük oranda tamamlandı. Bir kaç haftaya kadar bütün Oda seçimleri bitmiş olacak.

Bu sürece dair ayrıntılı bir değerlendirme hakkımızı saklı tutarak bir kaç konunun altını çizmek gerekiyor.
– TMMOB’nin pek çok biriminde AKP-MHP çizgisine karşı rahat zaferler dönemi kapanmaktadır. Taşradan merkeze doğru ilerleyen gericilik dalgasını, bir yandan AKP hükümeti döneminde gecekondu misali kurulan ve tarikatçı bir akademisyen kadrosuna sahip üniversiteler diğer yandan da sıkça vurguladığımız TMMOB’nin ücretli-işsiz üyelerinin gündemine etkin müdahale edemeyişinden dolayı meşruiyet yitimi beslemektedir.

– Orman Mühendisleri Odası’nda geçen dönem İstanbul Şube ile başlayan ilerici atak bu dönem bir kaç şubeyi daha yanına alarak güçlenmişti. Ancak bu durum Oda Merkez seçimleri için yeterli olmadı. Yönetim Listesi delinmesine, TMMOB delegasyonu alınmasına rağmen OYK çoğunluğu yine gerici-faşist listede kaldı.

– Bir diğer vurgulanması gereken durum ise JMO seçim sürecidir. Bu süreci diğer oda seçimlerinden ayıran ideolojik saflaşmanın yanında politik saflaşmanın da olmasıdır. TMMOB genelinin aksine burada gericiler-ilericiler ideolojik saflaşmasının yanında daha bir kaç döneme kadar ilerici cephede sayılan pek çok mühedisin maden şirketlerinin finanse ettiği listede yer almalarıdır. Bu dikkatlice değerlendirilmesi gereken bir durumdur.

– EMO’da bir önceki dönem uzun süredir Meslekte Birlik listesi tarafından yönetilen Trabzon Şubeye geçen dönem Gaziantep Şubesi de eklenmişti. Bu dönem % 80’e yakına bir katılımla gerçekleşen ve AKP milletvekilleri tarafındanda ilgi gösterilen şube genel kurulunda gericiler bir kez daha galip çıkan taraf oldular. EMO’da bu dönem meslekte birlik kervenına katılan şubelere bir de bir kaç oyla kaybedilen Antalya Şube eklendi.

– Gemi MO Genel Kurulu’nda yaşanan süreç ise bir başka olumsuzluktur. Oda seçimlerine bizzat Denizcilik Müsteşarı tarafından desteklenen bir liste ile giren gericiler TMMOB delegasyonunu alırken Oda Yönetim Kurulu üyeliklerinden 5’ini belirlediler.
-Gerici ve faşistlerin MMO Eskişehir’de listeyi delmelerini ve pek çok şubede oylarını artırmalarını da ekleyelim.

Siyasal gericiliğin meslek örgütlerimize yönelik abluka ve saldırganlığı ‘içeriden’ ve ‘dışarıdan’ yoğunlaşarak devam ediyor. İşte bir TMMOB genel kuruluna bu ortamda giriyoruz. Dışarıda günden güne kabaran bir emekçi hareketi, içeride bu hareketten alabildiğine yalıtık bir halde siyasal gericilikle boğuşan bir TMMOB.

Bu saldırıya  TMMOB’nin toplumsal bir güç olarak karşı durabileceği açıktır. Örgütün yüzünü üyelerin ağırlıklı kesimini oluşturan ve bu gün örgüte son derece yabancılaşmış ücretli mühendis, mimar ve şehir plancılarına dönmesi, işte bu yüzden yaşamsal önem kazanmıştır. İşte bu yüzden “Ücretli ve İşsiz Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Kurultayı” kararlarını bir an evvel uygulamaya koymak, TMMOB’nin devrimci demokratik geleneğine sahip çıkmak anlamına gelmektedir ve bu kesime ilişkin atılacak somut adımlar, üye olmayanlar dahil olmak üzere teknik elemanların örgütlerine sahip çıkmalarını sağlayacaktır. İşte bu yüzden halkın hakları mücadelesini yükselterek, halkın tüm diğer kesimleriyle yoldaşlaşmak, saldırılara ortak cevaplar vermek zorunluluk haline gelmiştir. İşte bu yüzden bir emek cephesi oluşturmak için inisiyatif almanın zamanı çoktan gelmiştir.

TMMOB yönetimlerinde egemen olan ve “büyük işler yapmak için sağlam gelire sahip olmak gerektiğini”  savunan kesim ise, hizmet üretimi ile para kazanma derdine düşmüştür. Ama pek çok gelir kaynağının musluğu, iktidarın iki dudağı arasındadır.  Büyük işler büyük aşklarla başarılır, büyük aşklar ise yolculuklarla başlar.

Devrimci mühendis-mimar-şehir plancılarına ise genel kurul süreçlerinde mütevazı ancak kararlı bir biçimde savundukları TMMOB’yi; kendi içinde yüzünü ücretli çalışan üyesine dönen, dışarıda ise neo-liberal AKP hükümeti karştı hak mücadeleleri ile birleştiren bir çizgide konumlandırmak için daha fazla sorumluluk düşüyor.


Spread the love