2-B İnadının Ardındaki Gerçekler
Spread the love

TMMOB’ye bağlı Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası (HKMO) İstanbul Şubesi “orman niteliğini yitirdiği gerekçesiyle orman dışına çıkarılan ve kamuoyunda “2-B” olarak bilinen arazilerle ilgili anayasada ve yasalarda yapılmak istenen değişlikliklere” ilişkin 25 Kasım günü Şişli’deki şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi.

Tapu Kadastro neden önlerde?

HKMO İstanbul Şube Başkanı Tevfik Özlüdemir ve HKMO Şube Yazmanı Mehmet Hışır’ın katıldığı basın toplantısında “AKP’nin “2-B” İnadının Ardındaki Gerçekler” başlıklı sunum da Mehmet Hışır tarafından gerçekleştirildi.

Oldukça kapsamlı olarak hazırlanmış basın açıklamasını okuyan şube başkanı Tevfik Özlüdemir, Çevre ve Orman Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile birlikte Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün de 2-B konusundaki yasa değişikliğine onay vermesi nedeniyle açıklama yapma zorunluluğu hissettiklerini belirtti.

2-B sorununu “orman kadastrosu” sorunu olarak nitelendiren Özlüdemir, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün adının neden önlerde olduğu sorusunun cevabını ise şöyle verdi:

“Çünkü, “2-B” sorunu, bir anlamda “Orman Kadastrosu” sorunudur. Bu yönüyle, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü olmadan, bir diğer deyişle harita ve kadastro mühendislerinin eli deymeden, ne “orman kadastrosu” ne de “2-B” sorunu çözülür.”

HKMO: “Anayasa değişikliği “2-B”yi çözmez!”

“- Türkiye’de “Orman Kadastrosunun” içler acısı durumunu yansıtan özel bir sorundur.

– Ormanlarımızın ne kadar sahipsiz olduğunun göstergesidir.

– “RANT” olgusunun, ulusal varlıklarımızı ve doğal kaynaklarımızı göz göre göre nasıl yok ettiğinin bir delilidir.

– Ormanlarda kaçak yapılaşmaların ve yasal olmayan işgallerin yarattığı istismarlar yüzünden yoksul orman köylüsünün sorunlarının bir türlü çözülememesinin temel nedenidir.” biçiminde “2-B” sorununa dair sıralanan tespitlerle devam eden açıklamada anayasa değişikliği ile “2-B” sorununun çözülmesinin mümkün olamayacağı da vurgulandı. Anayasa değişikliğinin sorunu çözmeyeceği ise Tapu ve kadastro mevzuatı gereğince 2-B alanlarının tapuya tescil edilmeden ve kullanım kadastrosu yapılmadan satılamayacağının dayanak gösterilmesiyle açıklandı.

HKMO’nun sunduğu öneriler şöyle:

“2-B‘nin çözülebilmesi için, kapsamlı düzenlemelere, tespitlere ve değerlendirmelere ihtiyaç vardır. Üzerinde toplu yerleşme ve yapılanma bulunan 2-B‘lerde, kimlerin ne şekilde hak sahibi olacağı bile açıklanmadan ve herhangi bir model önerilmeden, anayasa değiştirilince herkesin bir gecede tapu alabileceği gibi bir beklenti yaratılmaktadır. Bu çok yanlış ve sakıncalı bir durumdur.

Her şeyden önce, küresel iklim değişikliğinin, erozyon ve kuraklık sorunlarının tüm yakıcılığı ile ülkemizi tehdit ettiği bu günlerde, orman ve bitki örtüsünü azaltacak ve giderek yok olmasına sebep olacak düzenlemelere hoşgörü ile bakmamız beklenemez. İstanbul‘a 3. köprü yapılmasına da benzer gerekçelerle karşıyız.

Ancak, 2-B‘de, tüm işgalcilere af getirecek şekilde bir beklenti yaratılması veya herkesin işgal ettiği yerleri onların kazanılmış hakkı gibi gören çözümler yerine, orman ve orman köylüsünü rahatlatan; makul, toplumu en azından bir daha böyle bir sorun yaşanmayacağı konusunda ikna eden ve ulusal uzlaşmaya dayalı çözümlere ihtiyaç vardır. Böylesi çözüm arayışlarını güçleştiren, 2-B‘lerin çözümünü olumsuz etkileyen, orman işgallerini bir rant alanı olarak gören yaklaşımları kabul etmemiz olanaksızdır.”

Açıklamanın sonunda tüm ormanların kadastroları tamamlanarak tapuya tescil edilmelerinin sağlanması talep edilirken ormanların sınırlarının güvence altına alınması istendi. Toplantı, Mehmet Hışır’ın “2-B” sorununa dair kapsamlı sunumuyla son buldu.

 

Kizilbayrak.net 

 


Spread the love